İnsan belleği nasıl çalışır? Unutkanlığın sebepleri neler? Kısa süreli bellek ve uzun süreli bellek nedir ve nasıl çalışır? Çok unutmak neden olur?...
Birçok insanın şikayetçi olduğu bir konu, unutkanlık. Bu
nedenle unutkan kişiler, güçlü bir hafızaya sahip olan kişilere hep özenir.
Genelde de söz konusu kişilerin bu konuda doğuştan yetenekli oldukları
düşünülür.
Acaba düşünüldüğü gibi insan belleği doğuştan değiştirilemez bir yetenekle mi gelir yoksa sonradan gelişebilen veya zayıflayabilen bir yapısı mı vardır? Hatırlamak istediğimiz şeyleri neden unuturuz? Bu soruların cevabını ve basit unutkanlık sebeplerini yazının devamında bulabilirsiniz.
Bellek Nasıl Çalışır?
İnsan belleği, çok kabaca kısa süreli bellek ve uzun süreli bellek olarak ikiye ayrılır. Kısa süreli bellek, adı üstünde, bilgileri çok kısa bir süreliğine tutar. Eğer bilgi tekrarlanmazsa bu “kısa süre” çoğunlukla 20 saniyeden azdır. Bilgi tekrarlandığı takdirde bu süre biraz daha uzar.
Kısa süreli bellekteki bir bilgi yeterince tekrarlanırsa uzun süreli bellek denen kısma aktarılır. Uzun süreli bellek, insanın bütün bilgilerinin depolandığı, yıllar yıllar öncesindeki olayların hatırlanmasını sağlayan bellektir.
Bilgilerin uzun süreli belleğe aktarılması için gereken tekrarlama işlemi iki farklı şekilde yapılır. Bilgiler, ya üzerinde hiç düşünmeden sesli veya sessiz bir şekilde tekrarlanarak akılda tutulmaya çalışılır ya da özümseyerek tekrarlama aracılığıyla akılda tutulmaya çalışılır. Yani edinilen bilgi, daha önce öğrenilen başka bir bilgiyle bağdaştırılarak akılda tutulur. Bu ikisi arasında özümseyerek tekrarlama denilen ikinci yöntem, daha etkili olandır.
Örneğin; insanlar yabancı dilde bir kelimeyi, iki şekilde aklında tutmaya çalışır. Ya kelimeyi tek başına tekrarlar ya da daha önce öğrendiği başka bir kelimeyle arada bağ kurarak, önceden bildiği başka kelimelere benzeterek tekrarlar. Tabi ki ikincisini yaptığında, aklında tutma olasılığı yüksektir.
Ancak bazen, her şey doğru yapılsa bile akılda tutulan bilgi, doğru zamanda doğru yerde bir türlü hatırlanamayabilir. Bu durum, sanıldığı gibi kişinin belleğinin doğuştan ve değiştirilemez bir şekilde zayıf olmasından kaynaklanmaz. Çünkü bellek de insanın diğer yetenekleri gibi zayıflayabilen ve güçlenebilen dinamik bir yapıya sahiptir.
Basit Unutkanlık Nedenleri
Bellek zayıflığı; stres, yaşlanma, B12 vitamini eksikliği gibi önemli sebeplere bağlı olarak gelişebilse de, bu şartları taşımayan birçok kişi de unutkanlıktan şikayet edebiliyor. Eğer buna benzer şartları taşımıyorsanız unutkanlığınız aşağıdaki altı basit sebepten de kaynaklanıyor olabilir:
1.İsteksizlik
Kişi, bir şeyi aklında tutmak, öğrenmek veya yapmak için yeterince istekli değilse, unutma olasılığı yüksektir. Çoğu kişi, bir şeye karşı aslında isteksiz olduğunu fark etmez, hatta o şeyi istediğini sanıyor bile olabilir.
Örneğin; iş çıkışı arkadaşlarıyla buluşmak için plan yapan biri, o saat geldiğinde buluşmaya gitmeyi unutursa bunun sebebi, içten içe oraya gitmek istememesi veya yorgunluğu olabilir.
2.Pratik Yapma İhtiyacı
İnsan belleği de tıpkı diğer yetenekler gibi, kullanıldıkça gelişir. Özellikle teknolojinin gelişimiyle birlikte insanların bellek kullanımında bir azalmanın olduğu düşünülürse, belleğin yeteneklerini güçlendirici uygulamalar yapmak gerekebilir.
Bulmaca çözme, yabancı dil öğrenme, kelime oyunları gibi uygulamalar belleği güçlendirmeye yardımcı olur.
3.Yeteneğe Güvenmemek
Kişinin, herhangi bir konudaki yeteneğine güvenmemesi kaygıya yol açar. Kaygı ya da korku gibi duyguların hatırlamayı engellemesi muhtemeldir. Bu nedenle belleğinin yeteneğine güvenmeyen kişinin de hatırlama olasılığı azalır.
4.Tek Başına Belleğe Çok Fazla Güvenmek
Yukarıdaki maddenin tersi olan belleğe çok fazla güvenmek de ilginç bir şekilde hatırlama ihtimalini düşürür. Bu nedenle yapılacak en mantıklı şey, bir yere not etmek gibi tedbir araçlarını da işi içine dahil etmek. Çünkü yukarıdaki maddeye benzer şekilde, “asla unutmam” yaklaşımı da unutma ihtimalini arttırır. Belleğe gerektiği kadar güvenmek ve tedbirli olmak en etkili yoldur denebilir.
5.Kafa Karışıklığı veya Odaklanamama
Aynı anda birden fazla işle uğraşarak bilgi edinmeye çalışan bir kişi, aynı anda çok sayıda uyarana maruz kalır. Bunun sonucunda da lazım olanın dışındaki şeylere odaklanabilir, bilgileri birbirine karıştırabilir. Yani, bilgiyi belleğe sağlıklı bir şekilde kaydedemeyebilir. Bu nedenle sessiz, sakin ortamlarda, akılda tutulmak istenene odaklanmak hatırlamayı kolaylaştırır.
6.Yeni Bilgilerle Eski Bilgiler Arasında Yeterince Bağ Kurmama
Son olarak, yukarıda da bahsedildiği gibi, yeni bir bilgi
daha öncekilerle ilişkilendirilmediğinde akılda kalma süresi kısalır. Bu
nedenle bilgileri özümseyerek tekrar etmeye dikkat etmek gerekir.
Yararlanılan kaynaklar: Morris, C. (2002). Psikolojiyi Anlamak. Ankara: Türk Psikologlar Derneği Yayınları
0 Yorumlar